GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi
Yaşınız kaç olursa olsun, hayat sürekli tecrübelerle sınar bizi. Kimi zaman, kötü bir şaka gibi, kimi zaman bıçak yarası gibi, kimi zamansa ne olduğunu çözemediğiniz garip, karmaşık olaylarla örülü bulursunuz kendinizi. Kimi zaman tamamen siz kaynaklıdır tecrübe ettirilenler. Sonucunu kestiremediğiniz,daha doğrusu tahayyülünüzün tam tersi bir finalle tecrübe ettirilir size.Acıların boyutu, tecrübenizi hayat boyu unutmamanızı sağlıyacaktır. Unutmamalıyım diye düşünürken, bir anda aklınız bir yere kayar ve, o acı tecrübe de bile, çıkış yolu bulmaya çalışırken, tökezlersiniz. Zira saçmadır bu çaba.Acı size çoktan test ettirilmiştir. Susar ve sonraki günlerde, mütemadiyen kurguladığınız, sarıp sarıp izlediğiniz bir filme dönüşür.Kurtulursunuz elbet..Ama geride bıraktığınız her şey sanki, bıçak sırtı gibi ışıldamaktadır oralarda bir yerde…Avucunuzdaki kelebek çoktan uçup başka yerlere konmuştur bile…

Oscar Wilde Şöyle demiş,’ Tecrübe sadece hatalarımıza verdiğimiz isimdir.’

Hayatı bize anlamsızlaştıran, tecrübelerimizdir…Ders çıkarmaktan da hiç hoşlanmayız nedense…Buda benim sözüm…

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
19 HAZİRAN 2013
22.40

GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi
Bazı anlarda, bazı kişiler, ortak bir payda aramak yerine yaşananlarda, karşısındakinin huyunu, suyunu, yaptıklarını didik didik ederek, bahaneler bularak, suçlayarak, küçümseyerek kendilerini rahatlatmaya çalışırlar.
Bazı anlarda bunu o hale getirirler ki inanırsınız çaresiz haklı herhalde diyerek. Aradan zaman geçtikçe giderek hak verirsiniz zira o denli tekrarlanmıştır ki her şey…Susarsınız. Bunu böyle düşünmenizi sağlayanların içi rahattır, zira onlarda böyle olması gerektiğine inanmışlardır doğru olmadığını bildikleri halde. Haksızlık yaptıklarının bilincinde olup ta böyle davranmalarına sebep her neyse, o sebepten ötürüdür rahatlıkları.
Hayat dediğim gibi, ne zaman nereden ortaya çıkacağı belli olmayan sürprizlerle doludur, acı ve tatlı.
Gün gelipte, geriye dönüp baktığınız da, sizinde içinizi burkacak böylesi izler bulursunuz belki..Belkide yaşamaktasınızdır halen…Yaşayan ve yaşatanlar olarak, her zaman vicdan muhasebesi yapmalıyız sanırım. İçimizde bir yerlerde bize güzel bir şeyler fısıldayan, uzak, çok uzaklardan bir ses geliyorsa kulaklarımıza, dinleyelim, dinlemeye çalışalım.
Kim bilir, hayat bizi bir yerlere sürüklerken, yarım kalmış bir şeyler, bir yerlerde düşünmeye zorlayabilir yeniden. Düşünmek ağır gelebilir, boş ver diyebilirsiniz bazen. Dediğim gibi bazı şeylerin muhasebesi ağır gelir yüreklerimize. Kolay yolu tercih ederiz. Arkamızı dönmeyi…Yapmasak..
Kendimize en azından dürüst olsak…Arkası gelir…
Zira pek çok şey için geç olabilir biz düşünürken, yahut düşünmezken, boş vermişken…Kırılan kırılmıştır çoktan yen içinde…
Hayat boş vermeye gelmez.Ummadığınız bir şeyi getirir koyar önünüze. Bakakalırsınız.

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
22 HAZİRAN 2013 23.47

GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi

Ne denli boş vermek isteseniz, o denli derin düşünürsünüz…
Gün gelir düşünmekten yorulursunuz çaresiz…
Sonrası mı, yine başa sarar boş vermek ister, yine derin derin ama çözemeden düşünür durursunuz…Sonuçsuz ve umutsuzca.
Kimin umurunda…

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
23 HAZİRAN 2013
01.40

GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi

Güvenmek, gözünü kapatıp, kulağını sağır etmektir sınırsızca.Güvenmek, her şeyden önce gelir ruhumuz için. Zira onun üzerine kurulur tüm değerler, sevgi, fedakarlık,paylaşmak…Güvenmezse size birileri kahrolursunuz,güveninizi kaybederse birileri , yıkılır kuleleriniz…Oysa güvenmek, sığınmak gibi bir şeydir..Sığınır, sokulur, kaybolursunuz..Kısacası güvensiz kalmak, ortada kalakalmak gibi bir şeydir.Öz güveninizden bahsetmiyorum. O ayrı bir konu. Ne kadar öz güveniniz yüksek olsa da, bu bambaşka bir gerçektir.İnsanın haletinin temel taşlarından biridir ruhunda birisine güvenmek…

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
24 HAZİRAN 2013
09.29

GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi
Hiç düşünürmüsünüz, neyi, nerede, ne zaman, niçin kelimelerinin bazen sizin için ne denli ehemmiyetli hale geldiğini.Durup durup tekrarladığınız, ama hiç cevabını alamadığınız, minik ama anlamı derin bu kelimelerin sırrı içerdiklerindemidir, yoksa tüm içerik bizlerde mi saklıdır.
Tam tersi durumlarda da bu sorulara maruz kalanlar açısından hayli sıkıntılıdır.
Bir bakalım, elbetteki tüm gizler bizlerdedir.
O minik kelimeler sadece bunları ortaya dökebilmemiz için anahtardır. Sorsalar söyleriz, veya söylemeyiz.Kısacası anahtarı kaybedersek, cevapların da gizemi sürmeye devam eder. Nasıl kaybederiz anahtarı, tabi ki duymamazlıktan gelerek, yahut da aldırmaz görünerek.
İşte hepimiz bir şekilde kaçış yolu buluruz sıkıldığımızda, anahtarı kaybetmek veya yerine oturtup kapıyı aralamak tamamen elimizde olan bir şeydir.Oyun oynamayı severiz beynimizin odacıklarında dolaşarak.
Kimi zaman karşımızdaki beklemekten yorularak, yahut umudunu yitirerek vaz geçer çabalamaktan ve işte o noktada siz özgürce bakarsınız arkasından.
Derin bir oh çekerek…
Ruhumuzu dinlendirirken, küçük hatalarımıza da göz yumarız usulca…Bu bizi suçluluk duygusundan arındıran basit bir oyundur aslında.
Suç ve suçlu varsa tabii…

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
26 HAZİRAN 2013 23.46

GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi

Kalbiniz çok kırıldığında, susun,sabredin..Kıran kırdığını fark etsin diye…Fark etmezse yapılacak bir şey yoktur..Yine susun ve sabredin…Siz değer verdiğinize,aynı gözle bakmaya devam edin..Asla vazgeçmeden…Umursamasalar da, bilmeseler de….Siz bilin yeter.

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
27 HAZİRAN 2013
13.10

GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi
Bugün size dün tanışıp konuştuğum bir beyden bahsedeceğim.Veterinerin, kedimizin aşısını yapması için gittiğimiz pet shopta, sıramızın gelmesini bekliyorduk kızımla.
İçeriye telaşla bir adam girdi elinde bir taşıma kabıyla…Veterineri sordu ve beklemeye başladı.Adamın tipine baktığınızda, bu taşıma kabı ile ne işi var derdiniz kesin benim gibi..İşte, ön yargılı davranmamak gerektiğini az sonra bir kez daha anlayacaktım. Maalesef, hepimiz şekilciyiz.Bu inkar edilemez bir gerçek. Bundan kurtulursak, nice beğendiklerimizin, bozuk, nice beğenmediklerimizin de muhteşem yürekler taşıdığını görürdük.
Yolda gördüğü, bir arabanın ezip kaçtığı minicik bir kediyi getirmişti.
Veterineri beklerken, dükkan sahibi bana, o beyin evvelki yıllarda bir kedi yavrusunu da nasıl hayata döndürmek için çırpınıp,tonla para harcadığını , ve her ay 50 kilo mamayı sokak hayvanları için satın alıp dağıttığını anlattı. Daha sonra kendisi de, sohbete dahil olup, ölmek üzere olan kediciğin öyküsünü anlattı,öykü inanılmazdı…
Görüntüsüyle kalbinin örtüşmesinde zorlandığım bu adam, müthişti. Merhamet olgusunu yüreğinde böyle taşıyan biri için , söylenecek tek sözüm, güzel yüreğinizin mükafatını alırsınız oldu. Tebrik ettim günümüzde pek çok insan da artık olmayan bu güzel yüreği…
Kendimden utandım, ön yargılı bakıp, şaşırdığım için…
Veteriner kediye bakmak için kabı alıp odasına giderken, onuda çağırdı. Söylediği söze daha çok şaşırdım. Bakamam, çok minik o…Ağlamaklıydı..
Neyse ki yavrunun ciddi bir sorunu çıkmadı. kalça kısmındaki hasar için iğne yapıldı. Ertesi gün için Veterinerin Muayenehanesinde tekrar bir iğne yapılmasına karar verildi..Adam sevinçliydi. Yüzü aydınlanmıştı. Kediyle birlikte gittiler.
Arkasından bakakalmıştım. Sevgi dolu yüreklere sahip insanlar oldukça,hayat diğer canlılar içinde anlam kazanıyordu.
Ne mutlu ona.
Ne mutlu onun gibi yüreklere…

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
28 HAZİRAN 2013 18.33

GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi
İnsanlar bazen bazı şeyleri pat diye söyleyiverirler. Bilemeyiz, belkide pat diye değil, kurgulanmış bir senaryodur söylenenler. Kulağınıza hoş gelmez. tam tersini yahut da hiç söylenmemişini tercih edersiniz.Bazen de kurgulanmış hiç bir şey söylenmez, susulur.Kişilerin bir başkasına akıl verdiği durumlarda, nedense kendileri çaresiz kalır. Gülersiniz içinizden.Lafla peynir gemisinin yürümediği hallerden biridir nükseden zira.
Evet, aslında hayatlarımızı zorlaştırırız bu şekilde kendimize dürüst davranıyormuşuz gibi davranarak. Kim bilir belkide dürüst olmaya çalışırken kendimize, kandırıyoruzdur yine bir yerlerde gizlice kendimizi.
Karmakarışık ruh hallerinden sıyrılıp, hiç bir şey yokmuşcasına davranan insanlarında, aslında temelinde katıksız,saf duygular ışıldamaktadır. Ama nedense onlar, hep üstü örtülerek,sanki açığa çıkarsa bizi mahveder hesabı yapılarak, kısacası kendimizi kendimizden kaçırarak tüketilen ömürlere dönüşür.
Bir zaman sonra,pişmanlık hisleri usulca ellerini dolamaya başlar.Ama yine o görünmez savunma iş başındadır. Şiddetle reddeder, gün ışığına çıkmalarını.
Sonunda bir gün, kendini iç hesaplaşmalarına çektiği zaman insan, bir elin yüreğini sıktığını hisseder.İçine sıcak damlalar akıtan gözleri boşluktadır artık.
Her şey için geç olmadan…İçinzdekileri paylaşın dostlar…Kırmadan, yok etmeden.
Hayat biz karar verene kadar akıp geçmekte.Her gün dönüşü olmayan yolda ilerlemekte birer birer.

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
28 HAZİRAN 2013 23.12

GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi
Her ne yaparsak yapalım, değişmeyen şeyler vardır hayatımızda, zorlamaya gelmeyen. Kendi değerlerinizden ödün vermeye başladığınızda, bilirsiniz ki bunun sebebi sadece beklediğinizi bulmaktır. Oysa yanılırsınız. Ödün verdiğiniz her neyse, sizi daha da değersiz hale getirir bir anda. Şaşırırsınız,beklemediğiniz bir şeydir bu. Düşünürsünüz bunun sebeplerini. kendiniz de bulursunuz hatayı. Yanlış yaptığınızı düşünüp,pişmanlık duyarsınız. Oysa bu değildir esas sebep. Hatanın sizde olduğu öylesine empoze ettirilir ki size, bunun doğruluğuna inanmaktır seçeneğiniz. Suçlanma güdüsü,insanı savunmasız bırakan bir duygu yıkımıdır. Yıkılırsınız da gerçekten.
Size bunu istediği gibi empoze edenler ise, rahattır, istenilen sonuca ulaşılmıştır.
Sizse, uzak,çok uzak bir yerde,düşünür durursunuz…
Bu suçluluk duygusunun izlerini silmekle meşgul olursunuz…
Onlar mı, kim bilir…Herkesin kendiniz gibi hassas olabileceği fikrini yerleştirmek istersiniz beyninize..Nedense.
Bu sizi rahatlatacaktır.Hani kişi nasıl bilir karşısındakini, kendi gibi derler ya…Onun gibi…
En güzeli aldırmamak deseniz de üç günlük dünyanın karışık işlerine, yapamazsınız, takılır kalırsınız çarkın aynı yerinde…

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
30 HAZİRAN 2013 00.05

GÜNLÜKTEN…

Author: nturedi
İnsanın kendi dünyasına saklanması en güzeli herhalde.Bu konu hakkında derin derin düşünmeye gerek yok sanırım. Camı, kapıyı kapamak gibi bir şey işte. Gözlerinizi,kulaklarınızı ve en önemlisi ruhunuzu kapatıp, kendinizi soyutlamaya çalışarak bir çok şeyden,istediğiniz huzuru bulamasanız da, bir nebze kaçarsınız her şeyden.
Kim bilir, bu haliniz bir çoklarının hoşuna bile gidebilir…
Siz mi, kabuğunuza çekildiğiniz de her şey bitecek sanmanın gafletinde olursunuz muhtemelen.

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
30 HAZİRAN 2013 00.38