Sep
7
2013
GÜNLÜKTEN…
Author: nturediBazen dalar gidersiniz uzaklara. Çok uzaklara…
Kimi zaman yolda, bir aracın içinde, pencereden seyrederken yolları, kimi zaman bir aracın içinde ama diğer yolculara takılı kalırken gözleriniz, kimi zaman evinizin balkonunda otururken bir köşede, bir başınıza…
Kısacası, düşünmek için çok zamanımız vardır, ama biz genelde, kafamıza taktıklarımızı düşünürüz habire. Oysa birde başka boyutları vardır kafamıza taktıklarımızın. Dalıp gitmelerimizi engellediğimizde, işin o yüzünün farkına varırız elbet. Ama nedense ilgimizi çekmez.
Neden mi, Çünkü kurguladıklarımız bizi üzse bile, olumlu yanlarını görmezden gelip, acı çekmeyi tercih ederiz.
İnsanların doğası, acı çekmeyi, acı çektirmeyi,için için ister. Burada biz sadistmiyiz diyebiliriz…Bazen evet.
Kendi ruhumuza ve başkalarına sıkıntı verdiğimize aldırmadan bildiğimizi okuruz, dalar gideriz uzaklara…çok uzaklara…
Bir ses, bir nefes döndürür belki bizi, o derin derin dalmalardan, uçsuz bucaksız düşünmelerden…
Bekleriz, neyi, niçin beklediğimizi çoğu zaman bilsek de, itiraf etmekten korkarak, dalmayı tercih ederiz ısrarla…
Ruhumuzun derinlerinde, kocaman bir boşluğun içinde kendimizi arar dururuz günlerce.Bulduğumuzda ise, bize yansıyan, umut yada umutsuzluk olacaktır muhtemelen…Hayata dair.
Basit bir son gibi görünse de, hayatın döngüsü, bu iki kavramdan ibaret değilmidir sizce…
Kimi zaman yolda, bir aracın içinde, pencereden seyrederken yolları, kimi zaman bir aracın içinde ama diğer yolculara takılı kalırken gözleriniz, kimi zaman evinizin balkonunda otururken bir köşede, bir başınıza…
Kısacası, düşünmek için çok zamanımız vardır, ama biz genelde, kafamıza taktıklarımızı düşünürüz habire. Oysa birde başka boyutları vardır kafamıza taktıklarımızın. Dalıp gitmelerimizi engellediğimizde, işin o yüzünün farkına varırız elbet. Ama nedense ilgimizi çekmez.
Neden mi, Çünkü kurguladıklarımız bizi üzse bile, olumlu yanlarını görmezden gelip, acı çekmeyi tercih ederiz.
İnsanların doğası, acı çekmeyi, acı çektirmeyi,için için ister. Burada biz sadistmiyiz diyebiliriz…Bazen evet.
Kendi ruhumuza ve başkalarına sıkıntı verdiğimize aldırmadan bildiğimizi okuruz, dalar gideriz uzaklara…çok uzaklara…
Bir ses, bir nefes döndürür belki bizi, o derin derin dalmalardan, uçsuz bucaksız düşünmelerden…
Bekleriz, neyi, niçin beklediğimizi çoğu zaman bilsek de, itiraf etmekten korkarak, dalmayı tercih ederiz ısrarla…
Ruhumuzun derinlerinde, kocaman bir boşluğun içinde kendimizi arar dururuz günlerce.Bulduğumuzda ise, bize yansıyan, umut yada umutsuzluk olacaktır muhtemelen…Hayata dair.
Basit bir son gibi görünse de, hayatın döngüsü, bu iki kavramdan ibaret değilmidir sizce…
NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…
15 AĞUSTOS 2013 00.19