Archive for February, 2011

Yolda yürüyordum.Yorgun ve kararsız adımlarla ilerliyordum.Yoğun geçen bir iş gününün ardından,yaptıklarımı analiz ederek, yapacaklarıımı planlıyarak.Hep böyle bir tempo. Düşüncelerinizin beyninizin her odacığından aynı anda fırlayıp,sizi meşgul etmesi ,bilseniz ne denli yorucudur.Bilirsiniz elbet.Herkesin kendi farkındalıkları ayrıdır.Bocaladığınız anda tüm bu karmaşada,gördüğünüz birşey, birden sizi koparıp geçmişe atıverir yaşadığınız andan..

Attığım adımlar iri paket taşlarla döşenmiş bir yolda sesler çıkararak devam ediyordu.Sesi dinledim önce.Çizmelerimden çıkan sert sesleri..kendimi bir an bir asker gibi hissettim.Düzenli rap rap sesler.Burdan yolculuğum çocukken izlediğim askeri törenlere kaydı. Ağabeyimin askeri okulda okuduğu yıllar..Her törende ailece onu izlemeye koşardık.Kimi zaman Heybeliada’daki okulda,kimi zaman Stadtta, kimi zaman Vatan caddesindeki muhteşem törenler.Nasıl heyecanlanırdım. Ağabeyimle gurur duyardım.Boru trampet takımında sağ Majör olarak grubunu yönetirdi.Elindeki asasını tutuşu,çevirişi, kalıp halinde bir anda attıkları o adımlar..Bir an o grubun içinde varsayardım kendimi.Üniforma tutkum o yıllarda çok baskındı.Bu sebepten başvurduğum Polislik sınavlarında, boy mevzuundan ( çok da kısa olmamama rağmen) kazanamayınca yıkılmıştım.

Yürümeye devam ediyordum.Bu boyuttan çıkıp, çok başka bir boyuta sıçradı düşüncelerim..Sek sek oynadığım günler..Taşlardaki kesişme noktalarına basarken aklıma düşüvermişti işte..O çizgilere basmamaya özen gösterdiğimi farkettim birden.Güldüm bu halime.Sonra anıma geri döndüm.Tramvaya yetişmek zorundaydım..

Bindiğim tramvay da, önce bir yer bulup oturduktan sonra, çevremdeki,kimi yorgun, kimi neşeli, kimi birbiriyle tartışan insanlara takıldı gözlerim.

Bir çift vardı az ötemde.gencecik..tartışıyorlardı.Gençlik işte.Kimbilir ne saçma bir sebepten, kız ağlıyordu.Onlara bir bilge edasıyla akıl vermek geçti içimden.Sonra,yaşayarak bulacaklarını düşündüm gerçekleri.Hepimizin  öyle olmadımı..Akıl istemezdik hiç.Bildiğimizin dikine giderdik.Hatalarımızla büyüdük. hatalar bittimi..hayır tabi ki.Devam ediyorum ben tüm bilgeliğime rağmen, bildiğimi okumaya,yeni hatalar yapmaya devam ediyorum.Bu kendimce bir sınama.hatalarımın ayırdına varmak da aslında keyifli.Niyemi.olgunluklar böyle böyle geliyor.Sizde yapıyorsunuzdur muhtemelen.hatasız insan olabileceğine inanmıyorum ben.Mükemmeli oynamak zordur.Önemli olan oynarken mükemmeli yakalamak.Her insan kendini mühimser.Bu konuda çok narsistimdir itiraf edeyim ki.Ama en güzel yanı bunun sizden değil, karşınızdakilerin övgülerinden aldığınız keyifle tatlanmasıdır..

Bir yol daha tükenirken, kafamdan  geçen hızlı düşünce sellerinden sadece bir yarım saatlik dilimdi bu..

Düşüncelerinizve düşleriniz…bunları tüketmeyin sevgili dostlar.onlar varoldukça siz varsınız zira.

DÜŞLEYİN , DÜŞÜNÜN, VAROLUN.HAYATIN İÇİNDEKİ YERİNİZDEN KEYİF ALMAYA BAKIN.KENDİNİZİ DURMAKSIZIN GÜNCELLEYİN.Bunları yapın ki kendinize olan saygınız eksilmesin….

NESRİN TÜREDİ…GÜNLÜKTEN…12 ŞUBAT 2011  21.00